Sosyal medya üzerinde haber paylaşımı yaptığımız sitemizde verilen şehit haberlerinin ardından bırakın rutin işleri insanın hiçbir anlamda yaşama sevinci kalmıyor. Oturduğunuz kafenin, işlettiğiniz dükkanın, veya bulunduğunuz kurumun camından baktığınızda hayat devam ediyor. İnsanlar akıyor gidiyor, bağırarak konuşuyor veya sessiz. Kimi yalnız kimi çift yürüyor. Bütün bunların bedeli olduğundan haberimiz var mı peki? Rahat bir şekilde en basit anlamda su almaya çıktığımız yolda yürümenin bir bedeli var biliyoruz değil mi? Bugün şehit olan askerlerimiz vatan evlatlarımız sayesinde bu yazıyı rahatça okuyabiliyorsunuz ve ben de onların sayesinde yazabiliyorum.Onların sayesinde derken ‘’sayesi’’bölümünü de açalım..Barut, duman, kan, mermi ve ateş. Yani insanın duyum eşiklerinin üstünde sadece onların kaldırabileceği bir zorluk. **** Peki sizce onlar üstüne düşen vazifeyi kanının son damlasına kadar yaparken biz karşılığında yapmamız gerekenleri yapıyor muyuz? Aziz şehitlerimize borcumuz olan bu vatan için yeterince erdemli yaşayabiliyor muyuz? Whatsapp veya facebook’tan bayrak asker görselleri paylaşarak tatmin olabiliyor musunuz? Ben olmuyorum siz de olmayın. Gündelik yaşamda ne yapıyorsak gerek gönüllü gerekse geçimimizi sağladığımız işleri yaparken tüm dünya insanlarından daha fazla erdemli davranmamız gereken bir milletiz biz. Çünkü bizim içtiğimiz çayın bize ulaşmasında bile diğer ülkelerden fazla bir bedel ödeniyor. Bu bedel evlatların, abilerin, kardeşlerin ve eşlerin canları,ruhları, kanları.. Son 14 yıldır herşeyi unutan, teknoloji ve dizilerin esiri olmaya başladığımız şu zamanlarda o kanlar; biz işimize geç gidelim diye dökülmüyor, biz vergiden algıdan kaçıralım diye dökülmüyor, Haymana’da yan gelip yatalım diye dökülmüyor, birbirimizin kuyusunu kazalım açığını kollayalım ya da dedikodusunu yapalım diye dökülmüyor, 2 gün şehit paylaşımı yapalım akşam gülelim eğlenelim diye dökülmüyor. Kimse kadrini kıymetını bilmese bile sadece Haymanalılar bilsin bu bedelin değerini. Yöneticilerimiz, bizi temsil eden bürokratlarımız Haymana’ya bir çivi çakmadığında bilsin ki hesabı sadece bir çivi bile çakmadın olmayacak. Şehadete ererek bedel ödenmiş bir memlekete çivi çakmadın olacak bunun hesabı. Büyük küçük her işletme işini nizami yapmadığında veya hizmeti aksattığında bilsin ki sadece hizmeti aksatmıyor. Bedel ödenmiş bir toprak üzerinde hizmeti aksatıyor. Bir öğretmen dersi 5 dk erken terkederse de aklına gelsin ki orada o dersin verilmesi için bedel ödendi. Kısacası hep bir kenarımızda yazılı kalsın sadece şehitlerimizin olduğu gün asmayalım bayrakları hep dursun. Biz kurulduğumuz günden beri şehit veren bir ülkeyiz neden hergün bayrağımız asılı kalmasın? Neden birgün bile unutalım? Belki başımıza gelmeden asla bilemeyeceğiz evimizin balkonuna bayrak asarak şehidimiz var demenin acısını ama o şehitlerin karşısında biz üstümüze düşeni yapıyor muyuz yapmıyor muyuz bunu bileceğiz. İçimizdeki mahkemede hesabı tutan bilen sadece biziz. Ruhları şad olsun…