49 Yıl Öncesinden:”Haymana’nın Sesi”-1
Haymana, ilçe olarak Türkiye’nin küçük bir örneği diye bilinirmiş.12 Eylül’den önce siyasi liderler Haymana’nın oy dağılımına bakıp kestirimlerde bulunurmuş. Çünkü, gerek nüfus gerek çeşitlilik bakımından Türkiye’nin yapısının benzeriymiş. Sonra bu durum değişmiş. Darbenin etkisiyle elbette!
Eşim Safire Aksarı, Haymana’nın çocukluğundaki hallerini ballandıra ballandıra anlatır. Hareketli sosyal hayatından, canlı toplum ilişkilerinden pek çok örnek sıralar. Bu durumu; 1971’de, tam 49 yıl önce yayınlanmış.Haymana’nın yerel gazetesi “HAYMANA’NIN SESİ”nde okudum. Hatta eşimle de paylaştım ve birlikte heyecanlandık. “HAYMANA’NIN SESİ”ni Değerli Gazeteci Ağabeyim Halil İbrahim Uçak’tan alıp, fotokopisi çektirdim. Öncelikle kendisine çok teşekkürederim. Gazetenin elimizdeki 58 sayısını tek tek inceledim. Yerel basın tarihimizin tozlu yaprakları arasında dolaşacağız. Her hafta, Haymana’nın 49 yıl öncesine gideceğiz. Yaşayıpta unutulanları birlikte hatırlayacağız…
Dileğim, Haymana’da daha önce yayınlanmış diğer yayınlara da –Örneğin KAPLICA Gazetesi…- ulaşmak, incelemek ve sizlerle paylaşmak. Buradan çağrımdır. Saygılarımla…
&&&&&
Adı : HAYMANA’NIN SESİ – Müstakil Fikir, Sanat ve Haber Gazetesi
Kurucusu : Sevim GÜNYAKTI
Sahibi : Sevim GÜNYAKTI
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü : Sevim GÜNYAKTI
Merkez : Çaldağ Sokak 6/2 HAYMANA
Dizildiği ve basıldığı yer : TÖYKO matbaası – Rüzgârlı Sokak No. 21 Tel: 10 41 63 ANKARA
Teknik özellikleri : Tabloid (*) -(430 mm × 280 mm)– boyutunda. Adı, kırmızı renkte. Kalan bölüm, siyah-beyaz. İki sayfalık. Her sayfa en çok beşer sütunluk. Duruma göre sütunlar azalabiliyor.
Fiyatı : 50 Kuruş
&&&&&
Her basın-yayın organının BİRİNCİ sayısı ö-nem-li-dir!!! Çünkü, yola çıkış amacı, ilkeleri, yönü belirtilmiştir. HAYMANA’NIN SESİ; öncelikle kendinin “Müstakil”yani “Bağımsız” olduğunu ifade ediyor. Üç alanı var:”Fikir”, “Sanat” ve “Haber.” Ne kadar sıklıkla çıkacağı belirtilmemiş! Elimizdeki sayılardan “HAFTALIK” olduğunu söyleyebiliriz.
Adi,“HAYMANANIN SESİ” biçiminde yazılmış ilk 4 sayıda. Sonra yanlış fark ediliyor ve “HAYMANA’NIN SESİ” oluyor. Bu biçim doğru!
Dikkatinizi çekmiştir, Kurucusu-Sahibi-Sorumlu Yazı İşleri Müdürü TEK kişi. Kadın. Sevim GÜNYAKTI. 53. sayıda Sahibi, İsmail HAKBİLİR oluyor. Merkez adresi değişiyor: Cumhuriyet Cad. No: 99 HAYMANA. Ve ilk kez telefon iletişimi sağlanıyor: Tel: 37.
Abone ücretlerine bakalım: Yıllık Abone: 24 TL. Altı Aylık : 12 TL. 4. sayıdan -3 Kasım 1970- itibaren (Dış Memleketlere Yıllık: 50 TL.) ifadesi ekleniyor. Demek ki, “dış memleketlere” de gönderiliyor. Abonesi var. O zaman yurtdışına işçi göçü olmuştu. Belki işçi hemşehriler abonesidir!?
55. sayı -26 Ekim 1971- başka bir matbaada dizilip, basılıyor: Yargıçoğlu Matbaası Rüzgârlı Sokak Çatal Han – ANKARA. TÖYKO; Tüm Öğretmenler Yardımlaşma Kooperatifi adında bir örgütlenme. Amacı; eğitim yayıncılığı yapmak. Bir dönem öğretmenlerin çıkarttığı İMECE DERGİSİ de bu adreste basılmıştı. EĞİT-DER-abece Dergisi’nde “Öğretmenlerin Gür Sesi:İMECE DERGİSİ” başlığıyla yayımlanan incelemem sırasında bu bilgiye rastlamıştım.
HAYMANA’NIN SESİ adının solundaki kutucukta (Kurucusu : Sevim GÜNYAKTI Gazetemiz Basın Ahlâk yasasına uymayı taahhüt eder.) yazıyor. Sağdaki kutucukta ise, (Kara tahta başında alfabe öğreten ATATÜRK) deseni konmuş. Amaaa ne oluyorsa oluyor, 55. sayıda -26 Ekim 1971- ATATÜRK deseni kaldırılıyor. Yerine bir çiçek deseni yerleştiriliyor. Niye olduğunu da açıklamıyorlar! Bir rastlantı mı? Bilinçli bir hareket mi? Yorum yapamıyorum!!!
&&&&&
HAYMANA’NIN SESİ olarak “Atılımımız” başlıklı yazıda “Başkentin en güzel ve tanınmış ilçelerinden biri olan Hayma(na)’da toplum olaylarını yansıtan bir yayın organının bulunmayışı en büyük medeni ihtiyaçtan yoksunluktur” diye söze başlanıyor. Pekiii sayfalarında nelere yer verecek? “…özellikle kasabamızdan haberler verecek, çeşitli kuruluşlarını, tarihî ve turistik yerlerini, eğitim müesseselerini tanıtacak sanat ve kültürel konulara.” “…gerçek gayesi” de “Haymana’lılara hizmet” olacak… Kimlerin yazmasını istiyorlar? “Haymana’lı düşünürler, ilk ve ortaokul öğretmen ve öğrencileri”nin. “…çeşitli konulardaki yazıları ile, şiir ve diğer kültürel ve sanat alanındaki araştırıcı, eleştirici yazılar” ile “katılmalarını” bekliyor.
&&&&&
Çaldağ İlkokulu Müdürü Hasan KAPICI. “Bir zamanlar Haymana’da ‘KAPLICA’ isimli bir yayın organımız vardı. Onbeş günlük aktüel olayları aksettiren, meslektaşlarımıza meslekî konuları aktaran ve halkımıza her mevzuda yararlı olmaya çalışan bu yayın organımızı üç yıl devamlı olarak çıkardık” cümlesiyle başlıyor yazısına.
Buradan -şimdilik kaydıyla- HAYMANA’NIN SESİ gazetesinin İKİNCİ yerel gazete olduğunu anlıyoruz.
KAPICI; sevinçli, mutlu HAYMANA’NIN SESİ’nin çıkmasından. Çıkaranlara “şükran” duyuyor ve “minnetlerini” sunuyor. Şöyle dile getiriyor duygularını:”HAYMANANIN SESİ isimli gazetemiz çıkarken teşebbüs edenlere; yazı yazan aydınlara yardımcı esirgemeyen arkadaşlarıma, sonsuz şükran ve minnetimi sunarım.”
&&&&&
2. sayfada yine bir müdürün yazısı var. “Okul aile münasebetleri”ni ele almış. 12 Eylül İlkokul Müdürü Bahaeddin Çalış, yazmış. Son cümlesi şöyle:”Çocuğun eğitim ve öğretimini sadece okuldan ve öğretmeninden beklemek bizi ve sizleri yarınki ideallerimize zor ulaştırır.”Bugün de değişmeyen ana kural…
&&&&&
TÜRKAN ATEŞ, “Taşra Kadını” şiiriyle 2. sayfada yer edinmiş. Öyle güzel anlatmış ki “Taşra Kadını”nı… Okumanızı istiyorum.
“Ben taşra kadını
Erkeği önünde el-pençe divan
Erkeği önünde titreyen
Dil çevirmeyen hiç kocasına
Sesi tepesinden çıkmayan
Sustukça seven, sustukça değerlenen.
Ben taşra kadını
Gün yirmi dört saat
Tek ayak üstünde habire dönen
Her işe koşulan
Hâlâ ellerinde çitileyen giysilerini
Saçını yiğidine süpürge eden.
Ben taşra kadını
Mihnet yoldaşı, dert ortağı
İlle de vefa örneği
Dizlerini şimdiye dek yalnız erkeğine göstermiş olan
Basma perdeler arkasına saklıyan bütün dişiliğini
Yalnız erkeğine hayran, erkeğine adak,
Erkeğiyle aynı yastığa baş koyan.
Ben taşra kadını
Her zaman evinin kadını
Gerçek anası çocuklarının
Kocasının gözbebeği, baş tacı, helâli
Ocağının orta direği
Her zaman açan yediveren gülü
Sevgi, şevkat, sabır ağacı.”
&&&&&
açılıyor. “Senatör İsmail Yetiş, Orhan Alp, vali muavini, kaymakam vekili, öğretmenler, memurlar, bankacılar ve halktan birçok kimse” törene katılmış. “Bankacılar” adı altında Haymana’da ayrıcalıklı, ağırlığı olan bir kesim var. “kırkaltı öğrenci öğrenim, yapmakta ve bir asil öğretmen bulunmakta. Açık dersler ilk okul öğretmenleri tarafından doldurulmakta.”
Hasan Özkan” gitmiş. Yerlerine de “İbrahim Kaygusuz, İsmail Çavdar, Ümit Ballı” gelmiş.
Mahir Yılmaz tutuklanıyor. Akrabasının 8-9 yaşlarındaki oğlu Celâl Yüksel ölüyor. / “Tilkiyi vurmak isterken akrabasını vurdu.” Hemurözü köyünde olmuş olay. / “Traktörün romorkuna binmek isterken düşüp altında kalarak öldü.” Bu kez köy, Balçık Hisar. 12 yaşında Hacı Koyuncu ölüyor.
borcunu ödemeyen çiftçiye bu yılda kredi verilecek”haberiyle. Şimdi öyle mi yaaaa!!!
ilçemize geliyor / 12 Eylül ilk okulu koruma derneği yararına 30 Ekim 1970 günü Belediye sinemasında İstanbul tiyatrosu sanatkârları tarafından Necati Cumalı’nın (DERYA) isimli eseri oynanacaktır.” Dikkatimi çekti! “Belediye Sineması” var. Belediye kültür hayatını destekliyor. Toplumsal yaşamı sanatla renklendiriyor… Ya şimdi????
oynamaya hazırlanan ilkokul öğrencileri ile öğretmenini gösteren bir fotoğrafa yer verilmiş.
&&&&&
HAYMANA’NIN SESİ’nin Yıl: 1, Sayı: 1, 13 Ekim 1970 tarihli sayısından aktaracaklarım bunlar…